YENİKÖY GAZEBO
Bana göre uzun bir aradan sonra yeniden merhaba! Sınavlarla boğuşmaktan, sevgili blogumuzla pek ilgilenememiş olsam da, yılın son yazısını yazmadan ve sizlere en güzelinden bir yıl dilemeden 2016'yı karşılamak istemedim. Her ne kadar yılbaşını ev olan bir yerde geçirme taraftarı olsam da, buradaki amacımız kendi deneyimlerimizle size farklı yerler farklı lezzetler tanıtmak olduğu için, yılbaşı gecesi değil de akabinindeki hafta sonu için yeni bir öneriyle geldim!
Rotayı Yeniköy'e çevirelim bakalım. Yine mi boğaz havası acaba?! Bu sefer denizle o kadar iç içeyiz ki büyük bir tanker geçtiğinde yarattığı dalgadan ıslanma ihtimali bile söz konusu diyebilirim.
Yeniköy sahilinde gezerken "ah şu yalı benim olsaydı" diye üzerine hayaller kurduğumuz bembeyaz yalılardan birinde güzel bir sabah kahvaltısı geçirmek artık imkansız değil :) İster taş duvar, tahta masalar ve beyaz hasır sandalyelerden oluşan bahçesinde ısıtıcıyla oturun, ister içeride, çiçeklerle süslenmiş, gökyüzüne bakan masalarda.
Öncelikle kahvaltı ederken çayda sınır tanımayan bir insan olarak beni en çok üzen şey her bir bardak çaydan üç lira alınmasıydı ki bu rakam normalde daha fazlaymış, kahvaltı ediyoruz diye azaltmışlar sağ olsunlar. Bu noktada beni kaybettiler diye düşünüyordum ki an geldi kendi kendime "Zeycan Monopoly'de hepimizin almaya kastığı en değerli arazilerden birindesin, ne bekliyordun" diye bir hatırlatmada bulundum. Biz kahvaltı tabağı, menemen ve bir de bildiğiniz yumurtalı ekmek olan French Toast siparişi vermiştik. Sunum harika, servis hızlı, her şey gayet lezzetliydi. Sabahları rezervasyona gerek yok ama akşam romantik bir akşam yemeği düşünceniz varsa rezervasyonu unutmayın derim.
Gelelim iyi dileklerime! Umarım bütün isteklerinizin gerçekleşeceği, hayallerinize bir adım bile olsa yaklaşacağınız, işte benim yılım diyebileceğiniz, sağlıklı, mutlu, huzur dolu şapşahane bir yıl geçirirsiniz. Şimdiden herkese iyi seneler, hoş gel 2016! :))
Ulaşım için: http://4sq.com/crxLHU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder