22 Ocak 2017 Pazar

URBAN


Günaydınlar, merhabalar! Son zamanlarda “Nerede o eski Taksim?” muhabbetlerine illa ki şahit olmuşsunuzdur. Ama gerçekten de nerede o eski Taksim? Taksim’i Asmalımescit sokaklarındaki masaları kaldırarak bitirmeye başladılar ve geçtiğimiz yıllarda iyice bitti İstanbul’un gözde gece hayatı merkezi. Ancak bir mekan var ki adeta sımsıkı tutunuyor ve yıllara meydan okuyor. Sakin bir ara sokakta, sokağa atılan birkaç sandalyesi, mermer masaları, sürekli boyanıp duran etrafındaki graffitileri ile bir nebze de olsa o eski Taksim’i hatırlatıyor insana Urban. Asma ve büyük bitkilerle süslenmiş sokağı ise sizi bir anda yazlık bir atmosfere sürüklüyor. Bu soğuk kış günlerinde insan daha ne ister ki?
Akşamüstü birası için güzel, kahve molası için güzel, pizzası ise en en güzel! O yüzden aç giderseniz, başlangıçları, salataları, ana yemekleri direk atlayıp, pizzalar kısmına geçin derim. Ambiyansa, müziğe diyecek yok. Fiyatlar ise Taksim ortalamasının biraz üstünde. Sebebi Taksim’in salaş cafe barlarından daha farklı olması, daha özenli bir mekan olması olabilir diye düşünmekteyim.
Gideniniz olursa Urban’a benden selam. Ben küçük bir tatile çıkıyorum da J Şahane Pazarlar!

18 Ocak 2017 Çarşamba

TARİHİ BAĞDAT KURUKAHVECİSİ



Haftanın ortasından herkese merhaba. Caddede gidilesi az biraz mekan kaldığını hepimizi biliyoruz ve bu yüzden de sizler için birkaç mekanı derlediğimden bahsetmiştim. Bugün de sıra Şaşkınbakkal’daki Tarihi Bağdat Kurukahvecisinde!
Mekan ile ilgili değerlendirmeme başlamadan önce belirtmek istediğim bir şey var. Genelde herhangi bir cafe restorana gitmeden önce şöyle hızlı bir araştırma yaptığımı muhakkak söylemişimdir. Bu defa benim için de bir ilk oldu ve burayı o kadar sevdim ki hemen daha yakından tanımak istedim, başkalarının hakkında neler yazdığını merak ettim, bilmediğim görmediğim neler varmış bu şirin yerde diye öğrenmek istedim. İnternet sitesini açtığımda dikkatimi ilk çeken şey “Kitap Değişim Projesi” adı altında başlattıkları sosyal sorumluluk projesi oldu. Gittiğiniz zaman cafenin birçok yerinde, gerek kitaplıkta gerekse vitrin kenarlarında kitaplar göreceksiniz. Bu kitapları okuyabiliyor, aynı zamanda kendi kitaplarınızı bırakıp cafeden de kitap alabiliyorsunuz ve böylelikle projenin bir parçası oluyorsunuz. Ben bilmeden gittim ama artık hepimiz biliyoruz. Katkıda bulunmaya ne dersiniz?
Gelelim neler var Tarihi Bağdat Kurukahvecisinde. Aslına bakarsanız cafe konsepti altında olabilecek hemen hemen her şey var. Acıkırsanız çeşit çeşit tostlar… Sıcak, soğuk kahveler, birbirinden değişik çaylar, tatlılar… Ama en önemlisi, son zamanlarda içtiğim en güzel sahlep. Normalde çok tatlı geldiği için bayıldığım bir içecek değildir sahlep. Ama kar yağarken “işte tam şu anda sahlep içmeliyim” gibi garip bir düşünce aldı beni. İyi de yaptı. Çünkü tadı, yoğunluğu, kıvamı her şeyi tek kelimeyle harikaydı. Havalar ısınmadan ki maalesef daha çok var, gidip bu şirin ötesi cafede, güleryüzlü çalışanların elinden bir sahlep içmenizi isterim.
Kendinize çok iyi davranın!


14 Ocak 2017 Cumartesi

WAKE & CAKE


Buz gibi bir Ocak ayından herkeslere merhaba! Bir koca seneyi de ardımızda bıraktık mı bıraktık. Genel olarak çok tatlı bir yıl olmasa da bugün tatlı tatlı konuşalım istiyorum ve bu sebeple de şimdi sizlere Moda’nın ara sokaklarına gizlenmiş bir hazineden bahsedeceğim.
Wake and Cake aslında genel olarak yemek sepetinden sipariş alıyor ama mekana hiç uğramayıp sadece eve sipariş verenler bu sıcacık, samimi ortamda bulunma ve dünya tatlısı sahibinin elinden kaşık kaşık tazecik marshmallow yeme şansını kaçırıyorlar.
Kısaca tadına bakma fırsatını yakaladığım nefis tatlılara gelecek olursak… Öncelikle bu daha güzel gibi bir yorumda bulunabilmem neredeyse imkansız. Hepsi mi çok taze, hepsi mi çok güzel olur? Olurmuş! Fakat herkesin bir favorisi vardır diyerek çilek, bisküvi kırıntıları ve marshmallowlu fondü olan “Fondue in Jar”ı şiddetle tavsiye ediyorum! Bir de tam bir red velvet delisi olduğum için “Red Velvet Chip Cookie Sandwich” derim ben.
Siz siz olun böyle bütün arkadaşlarınızı toplayın gidin ki, aklınız sipariş etmediğiniz diğer tatlılarda kalmasın. Herkes farklı farklı donatsın masayı. Aksi takdirde epey akıl kalıyor gerçekten de. Tecrübeyle sabittir!
Hazineye yolculuk başlasın!


7 Ocak 2017 Cumartesi

SUSAM CAFE/BAR


Gönül isterdi ki yeni yılın ilk paylaşımını huzurla mutlulukla yapabileyim. Olmuyor, olamıyor. Yine de her zaman söylediğimiz gibi hayat bir şekilde devam ediyor işte veeee haftalardır geliyor geliyor denilen kar en nihayetinde geldi! Hoş geldi! Yüzümüzü bir nebze de olsa güldürmeyi başaran kar sanki şehrin bütün kötülüklerini alıp götürüyormuşçasına o kadar güzel yağıyor ki…
Birçoğunuzun sıcacık evinden çıkıp da sokaklarda dolaşacağını, elinde sıcak çikolatası veya kahvesi ile güzel bir kafenin köşesine konacağını pek sanmıyorum. Ya da sanıyorum çünkü böyle birden yazınca kendimi ikna etmiş oldum mesela. J İnanın biraz üşümeye değer bir manzara var dışarıda, hele ki 365 günün en fazla üç beş gününü böyle geçirebileceğimiz düşünülürse…
O zaman Cihangir yakınlarındaki herkeslere sesleniyorum! Cihangir’in ara sokaklarında dolanırken karşıma çıkan Susam Cafe ile tanışma vaktiniz geldi de geçiyor bile. Bana soracak olursanız Susam’ın Cihangir’deki diğer kafe restoranlardan en büyük farkı modern ve elit bir hava kasmadan çok daha mahalle kafesi/barı hissi uyandırması. Kahvaltısının hiç de fena olmadığını birkaç kez duymuş olsam da bu aralar elimize en çok marshmallowlu sıcak çikolatanın yakışacağını düşünüyorum. En yakın zamanda kahvaltısını da deneyip aşağıya not düşeceğim.
Umuyorum ki bundan sonrası hepimiz için en az bugünkü kadar beyaz olur. Mutlu hafta sonları!